Yas Süreci Ne Kadar Sürer?

15.05.2025
6
REKLAM ALANI
Yas Süreci Ne Kadar Sürer?

Bir kaybın ardından yaşanan acının süresi, hiçbir zaman herkes için aynı değildir. Bazı insanlar birkaç ay içinde hayatına adapte olurken, bazıları yıllar boyunca aynı özlemi, aynı sızıyı içinde taşır. Çünkü yas sadece zamanla değil, kişinin içsel kaynakları, geçmiş deneyimleri, destek sistemi ve duygularla kurduğu ilişkiyle şekillenir. Yas süreci ne kadar sürer? sorusu, aslında kişinin kendi kendine “Bu acı ne zaman diner?” diye fısıldadığı, umutla karışık bir meraktır.

Ancak şunu bilmek gerekir: Yas süresi, bir takvime değil, bir dönüşüme bağlıdır. Kayıpla yüzleşmek, inkârı aşmak, öfkeyi anlamlandırmak ve kabule varmak; zamanla değil, içsel cesaretle gerçekleşir. Bazı günler “iyileşiyorum” diye düşünürken, başka bir sabah aynı boşluğa yeniden düşülebilir. Bu da yasın doğasında vardır. Yas süreci ne kadar sürer sorusunun tek doğru cevabı yoktur; ama süreç boyunca kişinin kendine verdiği izin, şifanın kapısını aralayan en önemli anahtardır.

REKLAM ALANI

Yas Sürecinin Evreleri

Yas süreci, herkesin farklı şekilde deneyimlediği içsel bir yolculuktur; ama psikoloji literatüründe bu süreci anlamamıza yardımcı olan belirli evreler vardır. Elisabeth Kübler-Ross’un tanımladığı beş evre modeli, kaybın ardından yaşanan duygusal geçişleri anlatır. Bu evreler herkes için aynı sırayla ya da belirli bir zaman diliminde gerçekleşmeyebilir. Kimi insan bazı evrelerde daha uzun kalabilirken, kimisi bazılarını hiç deneyimlemeden ilerleyebilir.

  1. İnkar: Kayıp karşısında ilk tepki çoğu zaman bir çeşit uyuşma hâlidir. “Gerçek olamaz”, “birazdan döner” gibi düşüncelerle beyin kendini korumaya alır.
  2. Öfke: Gerçeği kabullenmeye başladıkça kişi, kayba sebep olduğunu düşündüğü kişilere, hatta kendisine bile öfke duymaya başlar.
  3. Pazarlık: “Eğer böyle olmasaydı”, “şunu yapsaydım belki değişirdi” gibi düşüncelerle kişi geçmişi düzeltmeye çalışır.
  4. Depresyon: Kaybın ağırlığı ve geri döndürülemezliği ile kişi derin bir hüzün yaşar. Enerji düşer, yaşama karşı motivasyon azalır.
  5. Kabul: Acının tamamen geçmesi değil, onunla yaşamayı öğrenmenin ilk adımıdır. Kişi, yitirdiğiyle vedalaşır ve hayatın yeni hâline uyum göstermeye başlar.

Yas sürecinin evreleri, bir sınav ya da basamak değil; içsel duygularla yüzleşme ve şifalanma alanıdır. Kimi zaman aynı evreye tekrar dönülebilir ve bu, sürecin doğasına tamamen uygundur. Burada önemli olan, her evrede kendine şefkatle yaklaşmak ve duyguları bastırmadan yaşanmasına izin vermektir.

Normal Yas ile Uzamış Yas Arasındaki Fark

Her insan kayıplar karşısında yas tutar, ama herkesin yas süreci farklıdır. Normal yas, zaman içinde dalgalar halinde azalır, kişi duygularıyla yüzleşir ve yaşamla yeniden bağ kurmaya başlar. Ancak bazı durumlarda bu süreç donup kalabilir; kişi kaybın üzerinden aylar, hatta yıllar geçmesine rağmen aynı yoğunlukta acı, öfke, suçluluk veya inkâr hali içinde sıkışıp kalabilir. İşte bu noktada, normal yas ile uzamış yas arasındaki fark belirginleşir.

Danışanların en çok sorduğu sorulardan biri şudur: Yas süreci ne kadar sürer?
Bu sorunun sabit bir cevabı olmasa da, genellikle ilk yıl içinde duyguların bir döngüsel düzen kazanması, ikinci yılda ise hayata yeniden bağlanma belirtilerinin görülmesi beklenir. Ancak kişi günlük yaşamını sürdüremeyecek düzeyde duygusal çökkünlük yaşıyorsa, kayıpla ilgili düşünceler yaşamın merkezindeyse ve bu durum 6 ayı aşkın süredir yoğun şekilde devam ediyorsa, uzamış yas durumu söz konusu olabilir. Bu noktada psikolojik destek almak hem duygu yükünü hafifletmek hem de yeniden denge kurmak açısından önemlidir.

Yas Sürecinde Kendini Suçlamamak İçin Ne Yapabilirsin?

Kayıptan sonra pek çok insanın içine düştüğü en yaygın duygu, suçluluk hissidir. “Keşke son bir kez daha konuşsaydım”, “o gün yanında olmalıydım”, “bunu engelleyebilirdim” gibi düşünceler, yas sürecinde zihnin kendini korumaya çalışırken geliştirdiği savunma biçimlerindendir. Ancak unutulmamalıdır ki her insanın hayatındaki kayıplar, kontrol edilemeyen ve çoğu zaman önlenemeyen yaşam olaylarıdır. Bu nedenle kendini suçlamak, iyileşmeyi değil; duygusal kapanmayı derinleştirir.

Birçok kişi, yas süreci ne kadar sürer sorusunun yanıtını ararken aslında bu suçluluk duygusundan ne zaman kurtulacağını da merak eder. Oysa suçluluk, çözülmeden geçen bir zamanla değil; üzerine şefkatle eğilerek hafifleyen bir duygudur. Bu süreçte yapılabilecek en önemli şeylerden biri, iç sesin farkına varmak ve ona yeniden şekil vermektir. “Elimden geleni yaptım”, “ben de yaralıyım” gibi cümlelerle kendine yargısızca yaklaşmak, iyileşmenin kapısını aralar. Ayrıca duygularını bastırmadan yazıya dökmek, terapistle paylaşmak ya da güvenli bir ortamda dile getirmek, suçluluk duygusunun çözülmesine yardımcı olur.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.